nativelib.net logo NativeLib tr TURKCE

Türkçe-İtalyanca çevrimiçi çevirmen

Popüler çeviriler

Şimdi asla unutmayacağız.Ora non lo dimenticheremo mai.
Tom topu bir eliyle yakaladı.Tom ha preso la palla con una mano.
Şapkasını taktı.Si mise il cappello.
Benim zamanım henüz gelmedi.La mia ora non è ancora arrivata.
Bu duvara yaslanma.Non appoggiarti a questo muro.
Anne ve babasına nadiren yazar.Raramente scrive ai suoi genitori.
Çocuğuna oyuncak aldı.Ha comprato a suo figlio un giocattolo.
Çok erken geldiler.Sono venuti troppo presto.
Dil konusunda tamamen yetersizim.Sono completamente incapace di lingue.
kardeşini seviyor musunAmi tuo fratello?
Para sevgisi sınır tanımıyor.Il suo amore per il denaro non conosce limiti.
Otuz dakikadır onu bekliyordu.Lo stava aspettando da trenta minuti.
Yağmura yakalandık.Siamo stati presi dalla pioggia.
Jerry, tekrar açıkla.Jerry, spiega di nuovo.
Kırık çiçekler çabuk solur.I fiori spezzati appassiscono rapidamente.
Daha dikkatli olmalısın!Devi stare più attento!
Annem sabah hastaneye gidiyor.Mia madre va in ospedale la mattina.
O kadar merak etti ki kutuyu açtı.Era così curiosa che aprì la scatola.
Köpekler bütün gece havladı.I cani abbaiarono tutta la notte.
Seni her gün ziyaret edemem.Non posso venire a trovarti tutti i giorni.
Kaleminden birçok roman çıktı.Dalla sua penna sono nati molti romanzi.
Tom kendi gücünü bilmiyor.Tom non conosce la propria forza.
Bu kutu ağır ve ben onu taşıyamam.Questa scatola è pesante e non sarò in grado di portarla.
Ah, ben kafasız bir aptalım!Oh, sono uno sciocco senza testa!
Kalbim acıyor.Il mio cuore fa male.
İlk trafik ışığından sola dönün.Al primo semaforo girare a sinistra.
Sağ gözüme bir şey oldu.È successo qualcosa al mio occhio destro.
Bebeğiniz doğdu ve durumu iyi.Il tuo bambino è nato e sta bene.
Polise gitmeliyim.Devo andare alla polizia.
Bir söylenti haline geldim.Sono diventato una voce.
Gerçekten çok lezzetli.Davvero molto gustoso.
Mutlu bir hayat yaşadı.Ha vissuto una vita felice.
Bu lekeler gerçekten çıkmıyor.Queste macchie non si staccano davvero.
İlaçlara alerjisi var.È allergico ai farmaci.
Gözleri yaşlarla dolmaya başladı.I suoi occhi cominciarono a riempirsi di lacrime.
Yağmur mevsimi başladı.La stagione delle piogge è iniziata.
Birçok kez televizyona çıktı.È apparso in televisione numerose volte.
Nabzım yavaş.Ho il polso lento.
Bununla hiçbir ilgim yok.Non ho niente a che fare con questo.
İkisinden birini seçin.Scegli uno dei due.
Birden ışık söndü.Improvvisamente la luce si è spenta.
Herkes derse zamanında geldi.Tutti sono venuti a lezione in orario.
Dur, ateş edeceğim.Fermati, sparo.
Kızı dürüstlüğü için övdü.Ha elogiato la ragazza per la sua onestà.
Yanımda fazla para yok.Non ho molti soldi con me.
Onu neden sevdiğini söyler misin?Puoi dirmi perché lo ami?
Onunla evlenmeyecek kadar akıllı.È abbastanza intelligente da non sposarla.
Kendin için yapmaya çalış.Prova a fare per te stesso.
Ekmeği kendi yöntemiyle yapıyor.Fa il pane a modo suo.
Dün buraya geldim.Sono venuto qui ieri.
Kampüste yaşamıyor.Non vive nel campus.
Buradaki iklim çoğu zaman hoştur.Il clima qui è piacevole per la maggior parte del tempo.
Kral 25 yaşında ve birkaç aylık.Il re ha 25 anni e qualche mese.
O da kendini kamu hizmetine adadı.Si dedicò anche al servizio pubblico.
Merak ediyorsan, nişan alamadık.Nel caso ve lo stiate chiedendo, non abbiamo ottenuto il fidanzamento.
Operkulanın lateral dişi yoktur.Gli opercoli non hanno un dente laterale.
Çeçenler giderek radikalleşti.I ceceni erano diventati sempre più radicalizzati.
İlk iki seri 26 bölüm sürdü.Le prime due serie hanno funzionato per 26 episodi.
Ashley özel hayatını koruyor.Ashley è protettivo nei confronti della sua vita privata.
Bölüm 14 - Mevcudiyet Olanakları.Capitolo 14 - Le possibilità di presenza.
Çok güzel bacakları vardı.Aveva delle belle gambe.
Akrepler çok zehirlidir.Gli scorpioni sono terribilmente velenosi.
Korkunç derecede çekici.Orribilmente attraente.
Taklit etmek imkansız, ama ...Impossibile contraffare, ma ...
Seni çok istiyordu.Ti voleva tanto.
Güzel, sağlıklı eğlence.Buono, sano divertimento.
Gaby düşüşe geçti.Gaby ottiene il minimo.
Sözlü bir hediye vermek.Una sorta di dono verbale.
Kahretsin Boon!Dannazione, Boon!
Biraz paraya ihtiyacım var.Ho bisogno di soldi.


Diğer çevirmenler